Atın derisi ya da cildi…

Bir atın derisi ya da cildi dış etkilere karşı ilk savunma hattıdır. Bu onun pek çok işlevinden yalnızca bir tanesidir. Deri vücudun en büyük organıdır, çok karmaşık bir dış koruyucu tabakadır ve çok dayanıklıdır.  

Cilt:

Alttaki dokular için sağlam bir koruyucu tabaka sağlar

2.      Vücut ısısının korunmasına yardımcı olur

3      Ter ile vücuttaki tuz, mineraller ve bazı toksik maddeleri vücut dışına atar.

4.      Kamuflaj sağlar                                                

5.      D Vitamini Üretimi yapar

6.      Dokunma, basınç, ısı ve acıyı algılayan sinir uçları vardır.
At derisinin kalınlığı ve dayanıklılığı farklılık gösterir.   Kalın ve daha sert bir cilde sahip atlar daha az yaralanma yaşar.

Deri Yapısı

Deri çok elastiktir ve atın kas dokusu üzerinde serbestçe hareket eder. Dokunulduğunda gevşek hissedilmelidir.
Derinin 2 katmanı vardır; dış katman olan epidermis ve iç katman olan dermis.

Epidermis: Yüzey ölü hücrelerden oluşur, çoğu günlük olarak dökülür çünkü hücreler sürekli olarak ölmekte ve yenilenmektedir. Epidermis ayrıca atın kürkünü oluşturan tüylerle kaplıdır. Bu kıllar ile yağ ve ter hücrelerinden oluşan tüpler epidermisten yüzeye doğru açılır; açıklıklara gözenek denir. Cildin diğer fonksiyonlarının etkilenmemesi için ölü hücrelerin (köpük) düzenli olarak temizlenmesi gerekir. Bu temizleme işlemi, tımarın bir bölümüdür. Çalışan ve terleyen atlar için, tımar ile derinin sağlığı ve performansı sürekli kılınır. Ekstremitelerde (ayaklar) epidermis toynakları oluşturacak şekilde değişim göstermiştir.

Dermis: Bu tabaka derin ve hassastır, içinde kan damarları, sinir lifleri, ter ve yağ üreten bezler ve kıl kökleri bulunur. Dermis ayrıca cilde dayanıklılık ve esneklik kazandıran kolajen ve elastik lifler içerir. Enerji depolayan ve ısı yalıtımı sağlayan yağ hücrelerini (deri altı yağı) içerir. 

Tüy

Atın neredeyse tamamı tüylerle kaplıdır. Bu tüyler derinin derinlerinde bulunan kıl köklerinden çıkar.   Tüyler sık ve dar bir açıyla çıkar, böylece tüyler düz ve pürüzsüz kalır. Deride hem kalıcı hem de geçici tüyler bulunur. Kalıcı uzun tüyler (kıllar) yeleyi, kuyruğu, dudaklardaki, burun delikleri ve göz kenarlarındaki kılları içerir. Geçici tüyler ilkbahar ve sonbaharda dökülür.   

Bu geçici tüylerin dökülmesine ek olarak kalıcı tüylerin tümü yıl boyunca azar azar dökülür ve yerini yenileri alır. Her tüyün (kılın) tabanında, tüyü yağlamak için yağ salgılayan küçük bir bez bulunur, ayrıca kılı dik tutacak küçük bir kas da vardır.


Koruma

Deri rengi ve kürk güneş ışınlarına ve hava şartlarına karşı koruma sağlar. Deri kürkten farklı bir renkte olabilir; gri atların derisi genellikle koyudur. Kürk dokusu çalılara, dikenlere vb. karşı koruma sağlar. Her bir kılı yağlayan yağ aynı zamanda atın derisini su geçirmez hale getirir ve suyun tüy dokusu üzerinden kayıp gitmesini sağlar.

Vücut Isısını Korumak

Vücuttaki kaslar çalışırken ısı üretirler, fazla ısı daha sonra deri yoluyla havaya salınır. Ter bezleri ve kan damarları atın sıcaklığının düzenlenmesinde önemli rol oynar. Ter bezleri dermis içinde küçük sarmal tüplerdir, bunlar terin boşaltıldığı ince bir kanal olarak yüzeye devam eder. Ter cilt yüzeyinden buharlaştıkça vücut soğur. 

Tüyler cilde düz bir şekilde uzanır ve böylece minimum miktarda havayı hapseder, bu da terin daha verimli bir şekilde buharlaşmasına yardımcı olur. Nemli günler buharlaşma hızını azaltacaktır ve eğer ter attan damlıyorsa, at etkili bir şekilde ısı kaybetmiyor demektir. Bu dikkate alındığında sıcak ve nemli havalarda atın ne kadar çalıştırıldığı çok önemlidir. Atın aşırı ısınması, susuz kalmasına ve aşırı koşullarda ölüme bile yol açabilir.

At sıcakken salınacak ısı miktarını artırmak için kan yüzey kılcal damarlarına yönlendirilir. Tersine, ısıyı korumak için ise kan daha derin katmanlara hapsedilebilir. Kan akışı miktarını azaltmak ve artırmak için kan damarları daralır ve genişler, bu da radyasyon yoluyla ısı kaybının kontrol edilmesine yardımcı olur.  Ayrıca kan damarları genişlediğinde ter bezlerinin daha fazla çalışmasına yardımcı olur. Bu durumda, atın vücudu üzerinde beyaz 'köpükler' görülür.  

Tüyler aynı zamanda soğuk havalarda dik durarak vücudu sıcak tutar, bu da hapsolan havanın artmasına neden olur. Kışın daha uzun olan tüy dokusu daha da fazla havayı hapseder. Yaz aylarında tüylerin kısa olduğu dönemde daha az hava hapsolur. Sıcak iklimlere has at ırklarında tüy dokusu, soğuk iklimlere has at ırklarındakine göre daha kısadır.

Eğer atın sağlığı yeterince iyi değilse deri altı yağ dokusu azalır ve at soğur. Tüyleri diken diken olur ve bu da tüylerin donuk görünmesine neden olur.

Ter ile vücuttaki tuz, mineraller ve bazı toksik maddeleri vücut dışına atılması. Atıkların Ortadan Kaldırılması

Ter buharlaştığında atık ürünleri de beraberinde alır. Bir atın aşırı terleyip terlemediğini gözlemlemek önemlidir, çünkü terle birlikte vücuttan gerekenden fazla tuz kaybedilmesi olasıdır. Bu durumda vücutta eksilen tuz ve diğer minerallerin atın beslenme diyetiyle yerine konması önemlidir. Bu döngünün sağlıklı devam edebilmesi için vücuttaki gözeneklerin açık ve etkinliğini koruyor olması çok kritiktir. Bu da düzenli tımar anlamına gelir.

Kamuflaj

Kürk rengi, atın doğal ortama uyum sağlamasına yardımcı olarak vahşi doğada kamuflaj sağlamaya yardımcı olur.

D Vitamini Üretimi

D Vitamini üretimi için cildin morötesi güneş ışığı alması gerekir. D Vitamini eksikliği atlarda eklem sorunları, iskelet ve kemik dokusu problemleri ve topallamalara neden olur.

Sinir Uçları

Sinir lifleri dokunmaya, kıl hareketlerine, basınca ve ağrıya karşı hassastır. Bunlar sinirler aracılığıyla beyne bağlanır. 

Örneğin atlar yemliklerindeki yemi görüş açılarının dışında olduğu için, ağız çevresindeki uzun kıllar yordamıyla bulur ve yer. Bazı at sahipleri bu uzun kılları görünüşünden hoşlanmadıkları gerekçesiyle kesmektedir. Bu yanlış bir davranıştır. Almanya, Hollanda, İsviçre gibi ülkelerde atların bu kıllarını kesmek YASAKLANMIŞTIR.